
-Çocuklar bu
akşam ne yapacaksınız?
-Ne yapalım
öğretmenim önceki akşamlar ne yapıyorsak yine öyle yapacağız.
-Olur mu
çocuklar! Bu akşam yıl başı. Yeni bir yıla giriyoruz. Bu gece bütün dünya
eğleniyor. Siz de bu coşkuya katılın. Sizler de eylenin… v.b….
Tabi çok
etkilendik. Aramızda para toplayıp bakkaldan çerez aldık. Bazıları sigara da
almışlar. Radyoları olan bir arkadaşın evinde toplandık. (O zamanlar köyde
sadece birkaç ailede radyo vardı) Radyosu olan arkadaş yıl başı gecesi çok
güzel proğramların olacağını söylemişti.
Neyse, arkadaş radyoyu açtı. Hakikaten bize göre çok eğlenceli şeyler dinliyoruz ve
çerez yiyoruz.
Arkadaşın
annesi çay getirdi. Çayları içerken sigaralar çıktı. Sigaraları yaktık
(bazıları önceden içiyorlardı bazıları da o günün hatırına! yaktılar.) Kış
günü, kapı pencere kapalı . Odamız küçük olduğundan acaip bir duman kapladı
odayı. Bir ara arkadaşın annesi geldi. Kapıyı açar açmaz sigara dumanı kapıdan
dışarı hücum etti. Bize kızıp bir şeyler söyledi.
Bir arkadaş
dedi ki:
“Karışma be…
Bu gün yıl başı…”
Kadıncağız
bir şey demeden gitti. Biz de kaldığımız yerden devam ettik.
Şimdi
düşünüyorum da, elektriğin, televizyonun olmadığı, dış dünyaya neredeyse kapalı
olan bir köyde bile bu kadar etkilenmişsek, Dünyadaki her şeyden anında
haberdar olan gençlerimizin durumu nasıl olur?
İşimiz hiç
de kolay değil…
Ali USLU-
31/12/2019- TAVŞANLI