HAZIMSIZLIK
TUZUN KOKMASI
Ensonhaber sitesinde bu gün rastladığım cinayet haberleri. Cinayetlerin çoğunluğu da eften püften sebepler.
Bu durum bize "tuzun koktuğunu" mu haber veriyor:
Mersin'de yol verme tartışması: 3 ölü, 6 yaralı
Tarsus ilçesinde iki grup arasında çıkan silahlı kavgada 3 kişi hayatını kaybetti, 6 kişi yaralandı
***
Tekirdağ'da düğün sandalyelerinin yolu kapatma kavgasında taksici öldü
Çorlu ilçesinde cadde üzerindeki düğünün ardından bırakılan sandalyelerin yolu kapatması nedeniyle bir grupla çıkan kavgada 42 yaşındaki taksici Özcan Özkan hayatını kaybetti, oğlu Ada Özkan yaralandı.
***
Bursa'da bıçaklı su kesme kavgası
Aynı hat üzerinden su çeken oto yıkamacı ve su tesisatçıları arasında çıkan bıçaklı kavgada ağır yaralanan 6 kişiden 1'i hayatını kaybetti.
***
Sakarya'da balık tutan kişiye kurşun isabet etti
Erenler ilçesinde nehir kenarında balık tutarken kim tarafından ateşlendiği belirlenemeyen tabancadan çıkan kurşunun vücuduna isabet ettiği 50 yaşındaki Metin Kafalı, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
***
Şanlıurfa'da kardeşler arasında silahlı 'arazi' kavgası: 1 ölü
Suruç ilçesinde küçük kardeş, arazi anlaşmazlığı nedeniyle ağabeyini kurşun yağmuruna tuttu. Toplam 14 merminin isabet ettiği ağabey olay yerinde hayatını kaybederken küçük kardeş ise kaçarak kayıplara karıştı.
***
12/08/2024 - Ali USLU - TAVŞANLI
SUYUN TUTULMASI
YERLERİN SUYU TUTMASI
"Gökten uygun bir ölçüde yağmur indirip (faydalanmanız için) onu yerde tuttuk. Bizim onu gidermeye de elbet gücümüz yeter." (Mü'minûn 18. âyet)
Ayet üzerinde biraz tefekkür edelim:
Evet Rabbimiz gökten bir ölçüye göre yağmuru indiriyor, onunla yeryüzü sulanıyor,(meralar, ormanlar, bahçeler, tarlalar sulanıyor) yeryüzü temizleniyor, Toprak kabarıp işlenmeye hazır hale geliyor. Neticede bu sayede insanların ve hayvanların besin ihtiyacı karşılanmış oluyor.
Yağan yağmurun bir kısmı akarsulara gidiyor bu suyla barajlar, göller ve denizler besleniyor.
Bir kısmı ise küçüklü- büyüklü yeraltı havuzlarında depolanıyor. Bu depolar da küçüklü- büyüklü yeraltı kanallarıyla birbirine bağlanıyor.
İşte bu yeraltı suları bazen kaynak suyu olarak fışkırıyor, bazen çeşme olarak çıkıyor, bazen de kuyu suyu olarak ondan istifade ediyoruz. Kendimizin ve hayvanlarımızın ihtiyacı olan suyu işte buralardan temin ediyoruz. Aylarca yağmur yağmadığı halde bu sulardan istifade etmeye devam ediyoruz.
Şimdi bir ân için âyet-i kerimenin ikinci bölümünü düşünelim.:
Şayet sular yerde depolamasaydı (yer suyu tutmasaydı/ veya Allahu Teala yerin bu özelliğini giderseydi) neler olurdu.
1-Barajlar ve göller hatta denizler olmazdı.
2-Yeraltı su depoları olamayacağı için nehirler uzun süre akmaz, çeşmeler diner ve kuyu suları olmazdı.
Şimdi asıl sorumuza gelelim; Böyle bir durumda neler olurdu, veya neler olmazdı hiç düşündük mü? İyi düşünebilirsek,
" Allah'ın nimetlerini saymaya kalsanız sayamazsınız" ayetini biraz daha anlamış oluruz.
Ali USLU - TAVŞANLI
KENDİ KENDİMİZE MİNİ ANKET
KENDİ KENDİMİZE MİNİ ANKET
Şeytan sizin yanınıza en çok hangi kapılardan giriyor?
Malum şeytanlar herkese aynı yerlerden yaklaşmazlar. Bizlerin zayıf yönlerimizi keşfederek oralardan etkilemeye çalışırlar. Bu sebeple zayıf yönlerinimizin farkına varmak önemlidir ki ancak bu şekilde oraları güçlendirebiliriz.
a)Kibir kapısı: Kendini üstün görmek, veya birilerini küçük görmek. (Makam-mevki, mal-mülk, yetenek, ilim-bilgi, güç kuvvet, güzellik-yakışıklılık gibi sebeplerle)
b)Şehvet/iffetsizlik kapısı.(Özellikle gözlere sahip olamamak, TV programlarında ve internette dinen yasak alanlara girmek gibi şeyler dahil)
c)Hırs kapısı.( Daha çok kazanma hırsıyla gerektiğinde dürüstlükten ayrılmak, bir iş yaptığında hakkından fazlasını istemek gibi.)
d) Ucup kapısı. (Kendini beğenme, kendini bir şeyler zannetme –Güzelliklerin Allah’tan geldiğini unutma.)
e) Gıybet ve dedikodu kapısı.
f) Alay etme, dalga geçme kapısı. (Bunun alt yapısında da kibir vardır.)
g) Tembellik kapısı. (Özellikle farz ibadetleri yapma konusundaki tembellik)
h) Geçimsizlik kapısı: Küçük problemleri büyütmek. Kırıcı ve kaba konuşmak, hakaret etmek gibi)
ı) Zulüm/adaleti gözetememe kapısı.
i) Öfke kapısı.
k) Cimrilik kapısı.
l) İsraf kapısı.
m) Yalan kapısı.
n) Mâlâyânî / lağv kapısı ( Faydasız, boş seylerle uğraşmak, bizi ilgilendirmeyen şeylerle vakit kaybetmek)
o) ...
Bu şıkları çoğaltabiliriz. Cevaplarımız bizde saklı kalsın. O şıkların tedavisi için yollar arayalım inşâallah.
Ali USLU
MANŞET!
RÖPORTAJ
https://youtu.be/Wo_cX-JKGWU?si=O2IpQY7RbOpsRdhV