MESCİD-İ HARAM VE ÇEVRESİNDEKİ DEĞİŞİKLİKLER. / UMRE NOTLARI - 8


1988 yılında gördüğüm Mescid- Haram ve çevresi 2009 yılında hacca ve 2012 yılında umreye gittiğimde çok değişmişti.
Mesela, 88 yılında Tavaf alanındaki Makam-ı İbrahimin arka taraflarında zemzem kuyusuna inilen giriş vardı, oradan merdivenle zemzem kuyusunun olduğu yere iner zemzem suyuyla abdest alırdık. Kuyu abdest aldığımız zeminden biraz yüksekçe ve üstü kapalı idi. Kuyudan kalın borular çıkıyor, elektrikli pompalarla su yandaki musluklara veriliyordu. Genişçe bir alanın etrafındaki duvarlara çok sayıda musluk konulmuştu ve isteyenler oradan su içer ve abdest alırdı. Sonraki gidişlerimde oranın girişinin kapatıldığını ve üzerinde tavaf edildiğini gördüm. Zamanla tavaf edenler çoğalınca zemzem kuyusunun üstü de tavaf için ayrılmış. Hacc zamanında tavaf edenler revaklara kadar doldurmuştu.
İkinci olarak 88 de, Tavaf alanının kenarında ilk sırada atalarımızın (Osmanlıların) yaptığı tek katlı revaklar, onun arkasında da Suudluların yaptığı iki katlı revaklar vardı. Hacerül esved ve rüknü yemani köşelerinin birleştiği duvarın hizasından dışarı çıktığımızda büyük bir meydan vardı ve oradan trafik akardı. Sonraki gittiklerimizde o meydan ve yol Mescide dahil edilmiş ve oralar üç katlı revaklar (kenarları açık üstü örtülü) haline getirilmişti.
1988 de Hacerül esved doğal haliyle duruyordu. Sonraki gidişlerimizde Hacerü'l esvede dokunma ve görme imkanı bulduğumda taşın üstünün vernik gibi şeffaf bir cisimle kaplandığını gördüm. Belliki milyonlarca kişinin elini sürmesiyle zamanla taşın iyice aşınma ihtimaline karşı böyle bir önlem alınmıştı.
Ayrıca son gidişimde Merve Tepesinin de vernik veya benzeri bir şeffaf madde ile kaplanmış olduğunu gördüm. Demek ki orası da milyonlarca kişinin ayaklarından aşınır olmuştu.
Yine 88 de Altınoluk'un karşısına gelen yerde iki katlı revaklardan biraz gidince fetih kapısına varılır kapıdan sonra küçüklü büyüklü bir çok dükkan ve meydanda seyyar satıcılar bulunurdu. Sonraki gidişlerimizde dükkanların bulunduğu yerlerin de üç kat halinde mescide dahil edildiğini hatta her kata köprü gibi sistemlerle girişlerin yapıldığını gördük. Fetih kapısı epeyce ileriye alınmıştı. Mescide girişlerden sonra o taraflardaki dükkanlar da tamamen kaldırılmış ve büyük meydan oluşturulmuştu.
Cemerat dediğimiz şeytan taşlama yerleri 88 de iki katlıydı. Sonraki gidişimizde üç kat halinde yapılmış ve çok genişletilmişti. Ayrıca taşlama yerleri küçük bir direk ve etrafında taşların aşağıya gitmesi için daire şeklinde havuzlar var iken sonra bu küçük direkler yerine gemi biçiminde duvarlar ve etrafına büyük havuzlar yapılarak taş atarken izdihamın önlenmesi hedeflenmişti.
1988 de Mescid-i Haram'ın etrafında büyük binalar yoktu. Sonraki gidişlerimizde her taraf yüksek binalarla kaplanmıştı hatta zemzem tower denilen ucube bina oraların görüntüsünü iyice değiştirmişti.
1988 de Mescidin etrafında sert kayalardan dağlar vardı. Son gidişimde iş makinalarıyla o dağlar kaldırılıyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

MANŞET!

RÖPORTAJ

 https://youtu.be/Wo_cX-JKGWU?si=O2IpQY7RbOpsRdhV