Seneler
önce, bulantı ve karın ağrısı şikayetinden dolayı rahmetli babamı eski SGK
hastanesinin acil servisine götürmüştüm. Akşam 21 00 sularıydı. Acil
serviste tek görevli olan genç bir doktor, gelen hastaları muayene ediyor,
tahlil sonuçlarına bakıyor, müdahale edilmesi gereken hastalara müdahale
ediyor, oradan oraya koşturuyordu. Bu arada kavgada yaralanan gençler olmuş,
onlar geldiler, onlara da müdahale etti.
Bize de
muayene sonucu EKG ve kan-idrar tahlili vermişti. Sonuçlar çıktı, serum bağlandı.
Bu arada ortalık tenhalaştı. Saat 23 ü geçtiğinde muayene olacak kimse kalmadı.
Babam ve başka bir hastanın serumları devam ediyor.Biz de onları bekliyoruz.
Serum bitince çıkabilirsiniz demişti.
Muayene
olacak ve müdahale edilecek kimse kalmayınca, genç doktor muhtemelen bu fırsatı
değerlendirmek istedi, yan tarafa çay içmek için gitti.
Çok kısa bir
zaman sonra ( çayının yarısını anca içmişti ki,) 25 yaşlarında bir şahıs elinde
bebekle geldi. Doktoru sordu. Oradaki görevli de çay içmeye gittiğini hemen
geleceğini söylediler.
Adam birden
bağırmaya başladı. "Acil serviste doktor çay mı içermiş... Kimse
görevini yapmıyor... Hastamız ölsün mü…Şikayet edeceğim... vb .
Genç doktor
hiç efendiliğini bozmadan ve o şahsa cevap vermeden geldi, bebeğin muayenesini
yaptı, ilaçlarını yazıp gönderdi.
Ben
kendi kendime düşündüm. Bizim vardığımızda saat 21.00 gibiydi. Benim
şahit olduğum, en az iki saattir bu doktor oradan oraya koşturuyor hastalara
yardım ediyordu. Biz gelmeden de Allah bilir ne kadar zamandır koşturuyordu...
Servisin
boşaldığı bir zamanda, bir kaç saatin yorgunluğunu atmak için içtiği bir çayı
da burnundan getirdiler.
Demem o ki,
biz bazen olayın bir parçasını görüp tavır alabiliyoruz. Halbuki olayın
tamamını görsek kendimizin haksız karşı tarafın haklı olduğunu görebileceğiz.
Bu olayda olduğu gibi olayın öncesini bilmeden tepki göstermek muhataplarımızı
çileden çıkarabilir. Çalışanların çalışma şevkini kırar. Kavgalara sebep
olabilir. Biraz sabır bir çok şeyi çözer aslında...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder