Toplumumuzda en çok tartışılan konulardan birisi de Peygamber efendimizin gelecekle ilgili verdiği bilgilerle ilgilidir.
Mesele gaybı
bilme meselesi ise konu Kur’an’da gayet açık şekilde açıklanmıştır.
“…Ben gaybı
da bilmem”(En’am/ 50)
“Deki,
göklerde ve yerde Allah’tan başka kimse gaybı bilemez.”( Neml/65)
“De ki ben
de sizin gibi bir beşerim….”(Kehf/ 110)
Bu ayetlere
göre peygamberlerin gaybı bildiğini söylemek kişiyi imandan eder.
Bu
ayetlerden yola çıkarak şöyle bir soru soralım:
Peygamberler
gaybdan haber verebilirler mi?
Gaybı
bildiğini iddia etmekle, gayb ile ilgili bilgi vermek aynı şey değildir.
Peygamberler
gaybı elbette bilmezler. Lakin Allah Teala'nın gayb ile ilgili kendilerine
bildirdiklerini ise tabiiki bilirler. Bu durumda gaybı bilmiş değil, gayb
hakkında bilgilendirilmiş olurlar.
Yukarıdaki
ayetlerden yola çıkarak peygamberlerin gayba dair hiç bir bilgi vermediklerini
iddia etmek, ilim insafına sığmaz.
Cin suresindeki şu ayetler de meseleyi izah eder: "O gaybı bilendir. Hiç kimseye gaybı bildirmez. Ancak seçtiği rasuller başka.(Onlara bildirir.) Cin:26-27
Bir çok
ayette peygamberimizin “beşir ve nezir, yani müjdeleyici ve uyarıcı” olarak
gönderildiği zikredilir. Hepimiz biliriz ki müjde ve uyarmanın bir kısmı
yaşanan zamanla alakalı olsa bile bir kısmı da gelecekle ilgilidir.
Peygamber
efendimize görevi gereği ümmetin geleceği ile ilgili bazı müjde ve uyarılar
bildirilmiş o da bizlere bildirmiştir.
Bilmemiz
gereken şeylerden birisi de, Peygamberimiz kendisine gelen bilgilerin ayet
olanlarını ( Kuran) vahiy katiplerine yazdırıp ezberletmiş iken, Kurana
yazılmaması gereken özel bilgileri yazdırmamıştır. Bunlar ayet olmamakla
beraber yine vahiy bilgileridir. Nitekim “O kendi hevasından konuşmaz, ancak
kendisine vahyolunanı konuşur.”(NECM/53) ayeti buna işaret etmektedir.
Peki bu
konudaki problemler nelerdir?
Bu konu
istismara açık bir konudur. Bazı istismarcılar çeşitli sebeplerle bu kapıdan
girerek kendi olmasını arzuladıkları şeyleri Peygamber efendimizin dilinden
haber vermişlerdir.
Bazı
kimseler de kendi kabilesini veya ırkını veya mezhebini üstün göstermek veya
diğerini yermek için hadis uydurarak gelecekten haber vermişlerdir.
Bunların en
meşhurlarından birisi şudur:
“Ümmetimden
bir adam çıkacak onun ismi Numan bin Sabittir (Ebu Hanife). O ümmetimin kandilidir.
O ümmetimin kandilidir. O ümmetimin kandilidir.
Ümmetimden
başka bir adam daha çıkacak. Onun ismi Muhammed bin İdris'tir (İmam şafii). O
şeytandan daha zararlıdır. O şeytandan daha zararlıdır. O şeytandan daha
zararlıdır.” Buradaki sözün kendi mezhebini üstün göstermek diğeri yermek
isteyen bir cahil veya ortalığı karıştırmak isteyen bir provakatör tarafından
söylenildiği açıktır.
Özetlersek:
1-Peygamberler
gaybı bilmezler.
2-Allah Teala’nın
bildirmesiyle gayb ve gelecekle ilgili bilgiler verebilirler.
3-Bu
konudaki bilgiler istismara açık olduğundan dikkatle incelenmesi gerekir. Yani
bu sözlerin gerçekten peygamberimiz tarafından söylenip söylenmediğinin iyi
tesbit edilmesi gerekir.
En doğrusunu Allah Teala bilir. Bizlere düşen en doğrusunu bulmaya çalışmaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder